Ustamın Bayıltan Yarağı! (Ali 18 Y., Ankara)

Ben Ankara’dan Ali, şu an 18 yaşındayım. Bundan iki sene önce okullar tatile girdiğinde annem beni, ilerde meslek sahibi olayım diye, bizim mahallede dükkanı bulunan tanıdığımız Ahmet amcanın yanına çırak verdi. Ustam Ahmet amca 45 yaşında, 1.80 boylarında, 90 kilo gibi, evli, iki çocuğu olan biriydi. Berber olduğundan olsa gerek çok temiz ve bakımlı biriydi, giyimine her zaman dikkat ederdi. Yalnızken devamlı seks hakkında konuşur, bazen, “Ne o lan, sikin kalkmaya başladı mı?” diye bana takılırdı.

Birgün dükkanda müşterisi varken benden müsteriye ve kendine çay istedi. Ben çayları doldurmak için içeriye geçtim. Çay yaptığımız yer dükkanın arkasında, çok dar ve küçük bir yerdi. Ben çayları doldururken, ustam temiz havlu almak için gelip dolaba uzandığında, ben arkam dönük onun önünde kalmıştım. Ustam arkamda uzun süre sert sikini götüme dayayarak geçmeye çalıştı. İçimde bir hoşluk olmuş, yüzüm kızarmış, elim titremiş ve çayı dökmüştüm. Bazen çayı döktüğümde kızan ustam, halen arkama dayalı olarak, “Dökülsün, önemli değil Aliciğim!” diyerek beni teselli etti. Sonra da götümü avuçlayıp, yanağımdan öpüp, gülümseyerek çıktı. O günden sonra böyle ufak tacizleri devam etti. Bazen müşteri varken, bazen de yalnızken sert sikini arkama dayar, sürter, “Bak benimki kalktı, seninki nasıl?” keçiören escort der, pantolon üstünden sikimi avuçlar, kendince şaka yapar, gülerdi.

Bayram yaklaştığında dükkan kalabalık olur, bazen gece de çalışmak zorunda kalırdım. Yine bir bayram arefesi çalışırken, elinde son müşterisi vardı. Ben yine ustamın sağında solunda ona bakıyordum. Ustam sikiyle müşterinin resmen kolunu siker gibi sürtüyordu. Bana, “Çayı ısıtsana!” dedi, sonra müşteriye sordu, “Çay içer misin?” diye. Müşteri istemeyince, ustam, “Sen ısıt, biz içeriz!” dedi. “Tamam usta!” dedim.

Müşteri bahşişini verip gidince, ustam yanıma o küçük bölmeye geldi. Yine arkama dayadı sikini. Heyecandan her tarafımı ateş basmıştı. Götümü avuçlayıp okşamaya başladı. Ben ne yapacağımı bilemedim, öylece kaldım. Ustam arkamda kerkinirken kulağıma eğilip, “Nasıl, sikim büyük mü?” diye sordu. Cevap vermiyordum. Bir eliyle elimi tutarak önüne götürdü, pantolon üstünden sikine ellettirdi. Siki kocamandı, kumaş pantolon giydiği için belli oluyordu.

“Sen çayı ısıt!” diyerek gitti, dışarıda bulunan havluları içeri aldı, koltukları çekti, kepenkleri indirdi, dükkanın kapısını içten kilitleyip ışıkları da kapattı. Sadece küçük bölmenin ışığı yanıyordu. Sonra anneme telefon ederek, benim biraz daha kalacağımı, dükkanın keçiören escort bayan kalabalık olduğunu söyledi. Sonra yanıma gelip yine arkamdaki yerini aldı. Ben korkudan öylece kalmıştım. Yine bana dayayıp, boynumu öpüyor, korkmamamı söylüyordu…

Sonra tişörtümü çıkardı, ardından pantolonumu, en son da külotumu çıkardı. Önünde çırılçıplaktım ve ustama arkam dönüktüm. Hiç vakit kaybetmeden kendi pantolonunu ve külodunu da çıkardı. Elimi alarak yarrağını tutturdu. Yarrağı yanıyor gibi sıcak ve sertti. Oldukça büyük olmalıydı, zor kavrıyordum yarrağının gövdesini. Yarrağını halen görmemiştim, arkama dönüp bakamıyordum. Elimi yarrağından çektirip, yarrağını götümün yanakları arasına sürtmeye başladı. Arada sırada yarrağının başı deliğime denk gelince iyice bastırıyor, içime sokmak istiyordu. Böyle yaptığında canım yanıyordu. Bir seferinde yarrağının başı göt deliğime girer gibi olunca ben acıdan bağırdım. Ustam, “Sesini çıkarma!” diyerek kafamın arkasına sert bir iki tokat attı.

Ustam, “Biraz ıslatmak lazım!” deyip, beni hızla döndürerek önünde diz çöktürdü. Yarrağı artık karşımdaydı. Gercekten çok büyük, 19-20 cm civarında bir yarraktı. İlk defa böyle yakından bir yarrak görüyordum. “Aç ağzını!” diyerek yarağının başını dudaklarıma sürttü. Ben ağzımı açmayınca, etlik escort “Aç ulan!” diyerek kafama bir tokat indirdi. Mecburen açtım ağzımı ve soktu ağzıma. İki eliyle başımdan tutup çekerek ağzımı resmen sikmeye başladı. Zor nefes alıyordum, midem ağzıma geliyordu. Taa gırtlağıma kadar sokmaya çalışıyordu. 10 dakika sonra iyice hızlanmıştı. Derken ağzıma boşaldı. O kadar çok döl gelmişti ki, boğulacak gibiydim. Tokadı gösterip, “Yut!” deyince döllerini yuttum.

Hemen ayağa kalkıp traş yapılan kısma gittim, traş koltuğunun önündeki lavaboda ağzımı temizledim. Ustam da gelmişti yanıma. Beni, arkam kendisine gelecek şekilde döndererek, koltukta domalmamı sağladı. Yine yarağının başını götümün yanakları arasına sürtmeye başladı. Sonra deliğime denk getirip, bağırmayayım diye havluyu katlayıp ağzıma verdi ve birden yüklendi. O koca yarağın hepsini birden götüme sokmuştu. Acıdan bayılmışım…

Kendime geldiğimde ustam beni koltukta sırtüstü çevirmiş, bacaklarımı omzuna atmış, götüme habire pompalıyordu. Beni nekadar süreyle sikti bilmiyorum, ama sonunda, “Geliyorummm karıcığımmmm!” diye böğürerek içime boşaldı. Yarağını götümden çıkarmadan beni kucağına aldı ve dudaklarımı öptü, “Bundan sonra senin kocanım!” dedi…

O günden sonra artık dükkanda ne zaman yalnız kalsak, ustam ya ağzımı sikiyor, ya götümü. Hatta karısının evde olmadığı bir gün, evinde bana karısının giysilerini giydirip bile sikti. Şimdilerdeki korkum ise, dükkanda hasılatın düşmesi ve ustamın beni müşterilerine pazarlamayı düşünüyor olması!

[Ali]

İlk yorum yapan olun

Bir yanıt bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*